Azıcık Ucundan

Erkek Sünneti

Öncelikle bu sitenin bir parçası olmak ve sizlerle Üroloji’de yeni doğanla ilgili bazı bilinmeyenleri paylaşmaktan dolayı çok mutluyum. Küçük yavrularının sünneti için tanıştığımız Yadigar Işıldar’a bu fırsatı verdiği için teşekkür ederim. Bu yazıda sizlere erkek sünneti ile ilgili bilgiler vermeye çalışacağım.

“Sünnet, erkeklerde penis başını örten ve koruyan üst derinin (prepus) bir kısmının veya tamamının kesilip atılması. Dini veya kültürel gerekçelerle toplum tarafından erkeklere uygulanır. Sünnetin ilk olarak ne zaman ve ne gerekçe ile yapılmaya başlandığına dair kanıt yoktur.

Sünnetin yazılı tarihten önce başladığı bilinmektedir. Sünnet geleneğinin yaygın olduğu bazı ataerkil toplumlarda erkekliğin bir gerekliliği olarak görülür. Bazı toplumlarda sünnet olmayan erkeklere evlenme hakkı verilmemektedir. Sünnet bazı toplumlarda ise evlilik kurumuna karşı sadakat gösterisi olarak uygulanmaktadır.”

Bu bilgiler vikipedia’nın ilgili bölümünden alıntıdır. Tabi burada sünnetin sadece dini ve kültürel yönü ortaya konmuştur ancak, bazı tibbi nedenlerle de sünnet tedavi amaçlı olarak uygulanmaktadır. Ürolojik bir anomalisi olan, sık idrar yolu enfeksiyonu geçiren olgularda önerilmektedir.Ayrıca, hijyenik olmayan erkeklerde sünnetin AIDS ve diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklar ile penis kanseri riskini azalttığı tespit edilmiştir.

Asıl kafa karışıklığı yaratan soru “Sünnetin ne zaman yapılması gerektiğidir?”

Tıbbi nedenler dışında, sünnetin çocuk üzerindeki psikolojik etkileri göz önüne alınarak “Fallik dönem” olarak adlandırılan ve çocuğun cinsel kimliğini keşfettiği 2-7 yaş arasındaki dönemde uygulanmaması önerilmektedir. Özellikle bu yaş aralığında lokal anestezinin daha büyük psikoseksüel ve psikolojik problemlere yol açabileceği belirtilmektedir. Bununla birlikte, başka bir nedenle genel anestezi alması gereken çocuklarda çok iyi ameliyat sonrası ağrı kontrolü ile rahatlıkla uygulanabilir.

Kişisel tecrübelerime göre, sünnet yenidoğan döneminde yapılacak ise göbek bağının zamanında düştüğü (7-14 gün) görülerek bazı kan ve hormonal hastalıklarının bebeğinizde olmadığının teyit edilmesi sağlanmalıdır. Bu sayede bebeğiniz olası komplikasyonlardan korunmuş olur. Bunun dışındaki dönemlerde ailede bilinen kan hastalığı, çocukta kolay berelenme ve kanamanın durmaması durumları yoksa rahatlıkla sünnet edilebilir. Özellikle 1 yaşından sonra çocuk çok hareketli olacağından sünnetin lokal anestezi ile yapılması zor olabilir.

Yeni yasal düzenlemeyle 2015 yılından itibaren sadece doktorlar sünnet yapabilecektir. Ancak, çocuk hastaların cerrahi girişimleri, konusunda uzmanlaşmış kişiler tarafından yapılmalıdır. Bu konuda uzmanlaşmış kişiler de Ürologlar ve Çocuk Cerrahlarıdır.

Sünnet pek çok yöntemle yapılabilmektedir. Ancak, hangi yöntemle olursa olsun prensip iç ve dış sünnet derisinin kesilerek birbirine tutturulmasıdır. Bunu standart cerrahi ile dikiş kullanarak yapabilirsiniz veya bunu bir yardımcı alet kullanarak Klips veya Klepçe kullanarak uygulayabilirsiniz.
Her iki yöntemi birbiri ile karşılaştırmaktansa cerrah hangisinde daha tecrübeli ise o yöntemin tercih edilmesinde fayda olacağı düşüncesindeyim.

Ben size, cerrahların en sık uyguladığı ve en güvenilir yöntem olan Cerrahi sünnet yöntem’inden bahsedeceğim. Bu yöntemde, iç ve dış sunnet derisi kesildikten sonra dokular birbirine dikişler ile tutturulur. Bu dikişler kendiliğinden emildiği için sonrasında dikiş alınmasına gerek yoktur. Sünnetin ertesi günü bebeğin pansumanı açılır ve bezlenmesine izin verilir. Bebeğin kucağa alınmasında ve yüzüstü yatmasında hicbir kisitlama yoktur. Ancak bezinin sık değiştirilmesi dokunun epitelizasyonu için geçen sürede idrarın irritan etkisi ile bebeğin ağrı hissetmesi ve huzursuzlanmasını engelleyecektir. Ertesi gün bebeğin banyo yapmasına izin verilir. Günlük ılık oturma banyosu yaparak dikiş hattındaki kabukların çabuk dökülmesi sağlanır. Daha büyük çocuklarda da birinci gün pansuman çıkarılır ve çocuk külotunu giyebilir. Sünnet külotları teması azaltacağından hareket ile ağrıyı azaltacaktır. Ertesi gün banyo yapmasına izin verilir.
İlk 2-3 gün yaşa ve kiloya uygun düzenli ağrı kesici kullanımı ile iyi bir ağrı kontrolü sağlanır. Sünnet sonrası, peniste şişlik, ödem, lokal anestezik enjeksiyonuna bağlı ufak morluklar olabilir, endişe edilmemelidir. Sünnet derisinin penis başına yapışık olma durumunda, sünnet işlemi sırasında bu yapışıklık açılırken , penis başından az da olsa ince bir deri sıyrılması olabilir.

Sünnet sonrası en önemli komplikasyon kanamadır, böyle bir durum olursa mutlaka sünneti yapan cerrahla temasa geçilmelidir. Bu durum, yetersiz kanama kontrolüne , kanamayı durduran hücrelerin fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilen ilaçlara bağlı olabileceği gibi, hemofili ve hemofili benzeri kan hastalıklarına da bağlı olabilir.
Enfeksiyon ya da iltihap kapma ihtimali oldukça düşüktür . Yeterli hijyen koşulları sağlandığı takdirde sorun olmayacaktır .

Tüm ailelere ve sevgili yavrularımıza mutlu ve sağlıklı bir hayat dileğiyle !

Yrd. Doç. Dr. Cenk ACAR

Acıbadem Ankara Hastanesi