Çocuklara Ananevi Duygular Aşılamak…

Örf ve adetlerimiz,gelenek ve göreneklerimiz kimi zaman batıl bir inanç gibi görünse de gelecek nesillerimize bırakabileceğimiz mirasımızdır aslında.
Peki çocuklarımızda bu örf ve adetlerimize ne kadar aşinalık yaratabiliyoruz?
Her zaman bu duyguları mümkün olabildiğince yaşatan ve etrafımdakilere de bunu aşılayan bir insan olmuşumdur. Ve çevremdekiler de uyguladı mı bir o kadar hoşuma gider. Bana sorarsanız olması gereken de budur. Yeni nesilde maalesef bu duygularımız köreltilmeye çalışılsa da biz büyükler yol gösterici olmalıyız.Yeni bir bebek doğduğunda mevlüt yapmak dini açıdan bizi manevi duygulara sürükler. Bunun yanında ise esas olan sevdiğimiz aile dostlarımızla bir gönül olarak bir araya gelip yemekler yiyip ,dua edip birlik mesajı vermek,çocuğun bir ömür boyu sağlıklı olmasını temenni etmektir. Çoğu kişiye mantıksız görünse de erkek çocuklarına sünnet düğünü yapılması da yine geleneklerimiz arasındadır. Çocuğa eskilerden beri acısını unutturmak için eğlenceler düzenlemektir aslında. Tabi yine aile dostlarını biraraya getirip, kaynaştırabilmek, akraba duygularını pekiştirmektir. Yeni evlenecek genç kızlarımız için kız isteme merasimleri ailenin de desteğini alabilmek,her zaman bende yanındayım hissini uyandırmaktır. Asker uğurlarken davul zurna çaldırmak o askerin bir nebze olsun heyecanını yatıştırmak ve moral vermektir.
Evimize ilk gelen bebeğe yumurta hediye etmek civcivler kadar çabuk büyüyüp serpilmesi, yüzüne sürülen un gibi geleceğinin de temiz ve beyaz olması düşüncesidir. Batıl gibi görünse de ne kadar güzel dile getirilmeye çalışılmış bir hissiyattır.
Güzel şeylerdir gelenek ve göreneklerimiz içimizde yaşatabildiğimiz ve asla ölmemesi gereken bir mirastır. Bu bağlamda etrafındakilere duyarsız bir nesil yetiştirmemek en önemli şeydir aslında. Unutulmaya yüz tutmuş manevi duygularımızdır yüzyıllar geçse de yaşatmak istediğimiz.
Bende elimden geldiğince bu duyguyu yaşatmaya çalışan bir anne, bir evlat olarak sizlerden de ricamdır, bu duygularımıza sahip çıkabilmek. Önce vicdanlı, merhametli çocuklar yetiştirmek, adetlerimizi, ananevi duygularımızı aşılayabilmek,şefkati, hoşgörüyü, akrabaların varlığını, birlikten kuvvet doğacağını öğretmek en temel görevimiz olmalıdır onlara..
Unutulmaya yüz tutmuş örf ve adetlerimizi hatırlatabilmektir, yüzlerde tebessüm ve hafızalarda kalacak güzel anılar için..
Yağmur ve Yavuz Arda’nın Annesi Meltem