Gebelikte Kafein Tüketimi

Gebelikte Kafein Tüketimi

Kafeinin öncelikle bir ilaç olduğunu anımsatmak gerekmektedir. Kafeinin insan bedeni üzerine etkileri konusunda yapılmış onlarca bilimsel çalışma kişilerin aldıkları kafeinin miktarı ve etkileri konusunda bize pek çok veri sağlamaktadır.

Bitkilerden elde edilen kafein en çok kahve, kakao, çikolata, çay ve çay türleri başta kola olmak üzere pek çok meşrubatın ana maddesidir.

Kafein yoğun olarak kahve aracılığı ile alınan bir besin maddesi ve gıda takviyesi olarak tanımlanmakla birlikte, son yıllarda gençler ve sporcular tarafından çokça kullanılan enerji içeceklerinin de ana maddesidir.

Gündelik yaşamımızın ayrılmaz bir parçası olan ve son yıllarda sayıları hızla artan hazır kahve çeşitleri ve kafeler nedeni ile hamilelerin kafein kullanımı ile ilgili olarak uzmanlar tarafından yapılan uyarılara anne adaylarının dikkatini çekmek istedik.

Kafeinin etkisi kişiden kişiye değişmektedir. Kafein karaciğer tarafından emilmektedir. Kafein kullanımındaki artışa bağlı olarak vücudun gösterdiği tolerans da yükselmektedir.

Günlük kullanım için bir yetişkinin 400 mg a kadar kafein alımının sağlıklı olduğu uzmanlar tarafından kabul görülmektedir.

Ancak kafein tüketim alışkanlığı 400 mg dan fazla olan hamilelerin kafein tüketimi konusunda daha dikkatli olmaları gerekmektedir. Öncelikle bir kahve fincanı kahvenin 140 mg,1 kutu kolanın da 40 mg kafein içerdiğini hesaplayarak tüketim miktarlarını kontrol altında tutmaları gerekmektedir.

Kafeinin uyarıcı özelliği nedeni ile hamilelikte sağlıklı uyku konusunda sorun yaşanabildiğini göz önüne alarak konforlu bir uyku için kafein alımından uzak durmak hamileler için daha fazla önem taşımaktadır.

Hamilelikte 3 fincan fazlası kahve tüketiminin düşük riskine neden olduğu bilimsel araştırmalar ile ortaya konulmuştur. Hatta hamilelik öncesi alınan fazla kafein de düşük potensiyelini arttırdığı uzmanlar tarafından belirtilmektedir.

Son yıllarda görülen çocukluk çağı lösemisinin annelerin gebelikteki kafein tüketimlerindeki artış ile bağlantısı olduğu tespit edilmiştir. Kafeinin anne karnında fetal DNA yı değiştirmesinden kaynaklı olarak çocuğu lösemiye yatkın hale getirmektedir.

Tüm bu riskleri göz önüne alarak bebek sahibi olmaya karar veren annelerin bu kararları öncesi kafein tüketimlerini mümkün olan en düşük düzeye çekmeleri ve hamilelik dönemleri boyunca da kafeinden uzak durmaya çalışmaları gerektiğini önermekteyiz.

 

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Robot Değilim * Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.