Bebek Ve Çocuk Beslenmesinde Yapılan 10 Hata
Minik yavrunuz yemek yesin diye her yolu deniyor musunuz? “Aman sağlıklı olsun”, “Bağışıklığı kuvvetlensin” diyerek kendinizce yöntemler geliştiriyor olabilirsiniz. Ancak bebeğinizi beslerken tüm iyi niyetinizle yaptığınız bu uygulamalar, ona zarar verebilir. Çocuk beslenmesinde yapılan yanlışlar, onların gereksiz ve boş kalorisi almasına, iştahının kesilmesine yol açabiliyor. Hatta aşırı kalori alımıyla obeziteye, erken yaşta diyabet, hipertansiyon, kalp ve damar hastalıklarına yakalanmaya zemin hazırlıyor. Özellikle ilk üç yaşta çocukların fiziksek ve zihinsel gelişimlerini en iyi şekilde sağlamak için protein, demir, vitamin ve minerallerce zengin besinlerin tercih edilmesi gerekiyor. Çocuk beslenmesi bunlara dikkat edilerek belirlenmelidir. Acıbadem International Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şebnem Ersoy, bebek ve çocuk beslenmesinde en sık yapılan 10 hatayı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
İştahsızsa TV kurtarıcı olabilir mi?
Çocuğunuz yemek yediğinin bilincinde olmalı ve yediğinden zevk ve tat almalıdır. Televizyon karşısındaki çocuk yemek yediğinin farkında değildir. Bu, o an için bir çareymiş gibi görünse de çocuğun iştahını açmaz, bağımlılık yaratır ve anti-sosyal olmasına neden olur. Çocuğunuza televizyon karşısında yemek yedirmekten kaçının.
Mama gibi değil, tek tek yedirin
Özellikle kahvaltıda bebek bisküvisi, süt ya da çay, peynir, ceviz, zeytin, yumurta gibi birçok besinin karıştırılıp bebeklere yedirilmesi anneler arasında çok yaygındır. Bu şekildeki kahvaltı aşırı kalori yüklüdür ve çocuğun daha sonraki öğünlerde iştahının azalmasına neden olur. Ayrıca bütün besinlerin tatları birbirine karıştığı için çocuğun farklı tatları algılamasına engel olur. Bu arada bebeklere farklı tatlara alışması için beş ve altıncı aydan önce her şeyin tattırılması inanışı da yanlıştır.
Süt miktarını sınırlayın
Özellikle 1 yaşından büyük çocuklarda günde 500 ml üzerindeki süt tüketimi çok sık rastlanan bir beslenme hatasıdır. Aşırı süt tüketimi çocukta hem iştahsızlığa neden olur hem de demir eksikliğine bağlı kansızlık ve kabızlığa yol açar. Süt tüketimi 500 ml’yi aşmamalı ve süt bardakla verilmelidir. Bu arada en geç 2 yaşından itibaren çocuğa, yatağa yatmadan en az 1,5 saat önce bir şey yiyip içmeme alışkanlığı kazandırılmalıdır. Böylece hem reflü riski önlenir hem de çocuk sabah öğününe acıkmış olarak uyanır.
Gece her uyandığında beslenmeli mi?
Bebeklerin açlık dışında da pek çok ağlama nedenleri vardır. Bu nedenle her ağlama açlıkla ilişkilendirilmemelidir. Bebek ilk üç ay, tartıda ayda en az 600 gr yani haftada 150 gr alıyorsa anne sütü yeterli demektir. Ağlamasının diğer nedenleri araştırılmalıdır. Bebek her ağladıkça beslenmemelidir. Bebeğin kilolu olması da sağlıklı olduğunun göstergesi değil. Bugün artık bebeklik çağındaki obezitenin ileri yaşlarda sağlık açısından risk oluşturduğu iyi biliniyor ve anne sütü ile beslenen bebeklerde dahi obezite açısından önlem alınmalıdır. Gece sık uyanması da bebeğin aç olduğu anlamına gelmez. Bu nedenle aylık büyüme hızı normal olan bebeğe gece sık uyanıyor diye ek besin vermek hatalıdır.
Kendi yemeğinizden vermeyin
Bebeklere 1 yaşından önce yetişkinler için hazırlanmış yağlı, salçalı, tuzlu besinlerin verilmesi fayda yerine zarar getirir. Bu besinlerde bulunan aşırı tuz böbrekler için sodyum yükü oluşturarak ileriki yaşlarda yüksek tansiyon, şeker ve obezite riskini artırır.
Et ve kemik suyu faydalı mı?
Önemli bir hata da annelerin et suyu ve kemik suyunun çok yararlı olduğunu düşünerek etin kendisi yerine suyunu vermeleridir. Kullanılması gereken etin kendisidir. İlk olarak kıyma ya da et püresini sebze pürelerine ekleyin. Aynı şekilde sık sık bisküvi verilmesinin de bebek beslenmesinde yeri yoktur. Bisküvi yüksek oranda yağ ve şeker içerdiği için bebek beslenmesinde fazla kullanımı uygun değildir. Bazı besinleri kabul etmesi için günde bir, iki tane verilebilir ama daha fazla verilmemelidir.
Tabağını bitirmeli mi?
Büyüklerin olduğu gibi çocukların da sevmediği besinlerin olması normaldir. Onun beğenilerine saygı duyulmalıdır. Temel besin gruplarından bazılarını yemesi yeterlidir. Örneğin peynir yemiyorsa yerine süt ve yoğurt tüketebilir. Yine et yemiyorsa yerine; yumurta ve bakliyata ağırlık verebilirsiniz. Ayrıca çocuğunuzun tabağını aşırı doldurmayın. Örneğin bir öğünü çorba, sebze yemeği, bulgur pilavı ve yoğurttan oluşuyorsa hepsinden 3-4’er kaşık yemesi yeterlidir.
Fındık, fıstık deyip vermeyin
Anneler ceviz, badem, fındık ve fıstık gibi besinleri bebeklerinin kahvaltılarına koymayı çok severler. Ama bu besinler bazı bebeklerde alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Bu nedenle bebeğiniz 6 aylıkken, yani ek besinlere geçildiği dönemde her bir besini ilk 3 gün tek başına vermeye özen gösterin. Böylece bebeğinizin besine alerjisi olup olmadığı anlaşılabilir. Ayrıca kuruyemişlerin doğrudan 3 yaş altında verilmesi solunum yollarına kaçmasına neden olabileceği için tehlikelidir. 3 yaş altında verileceği zaman ezilerek toz haline getirilip verilmelidir. Aynı şekilde portakal, mandalina ve greyfurt gibi turunçgiller ile çilek ve tropikal meyveler de 1 yaş altında alerjiye neden olabileceği için verilmemelidir. 1 yaşından önce verilmemesi gereken diğer bir besin de baldır. Botulismus denen bir tür zehirlenmeye yol açabileceğinden 1 yaşından önce kesinlikle bal verilmemelidir.
Meyve suyu yerine meyve tüketmeli
Meyve suları anneler için önemlidir ve çok sağlıklı olduğunu düşünürler. Oysa çocuğun 1 bardak portakal suyu yerine 1 portakalı yemesi çok daha sağlıklıdır. Çünkü böylece sindirim sistemi için yararlı olan meyvenin posasını da almış olacak ve fazla şekerden sakınmış olacaktır. Meyve suları ayrıca diş çürümesi riskini de artırır.
Ödülü şeker olmasın
Pek çok anne baba, çocuklarının beslenmesine kolalı ve asitli içeceklerin ya da hazır meyve sularının destek sağladığını düşünür. Bu inanışla bu zararlı içecekleri az miktarda da olsa içmesine göz yumulabiliyor. Üstelik anne babalar, çocuklarının karşısında kendileri de asitli içecekleri içiyor. Oysa bu son derece yanlış. Çocuk beslenmesinde kesinlikle bu içeceklerin yeri yok. Yine çocuğa yemeğini yediğinde ödül olarak şeker verilmesi de büyük bir hata. Şekerin sağlık açısından son derece zararlı olduğu günümüzde pek çok bilimsel çalışmayla ortaya konulmuş durumda.