Gülümsememek İçin İnat Ediyoruz!

Sabah evden çıkınca karşılaştığım komşularımın çoğunun suratı asık ve bir çoğuna bir günaydın demeye açız.
İşyerinde çalışma arkadaşlarımın bir çoğu bir merhaba ya da günaydın dememek için başını öne eğiyor ve gene suratlar hep asık..
İşyerinde sadece bir kişi var her gördüğümde yüzü gülen… Her gördüğüne kocaman bir gülümsemeyle selam verip , nasılsınız diye soran bir arkadaş…Engelli bir arkadaşımız, yıllardır tekerlekli sandalyeye mahkum!
Henüz 28 yaşında ama 24 kez ameliyat olmuş! Hayattaki tek yakını olan en yakın arkadaşını kaybetmiş… Son günlerde de şiddetli ağrıları yüzünden her gün morfin almak zorunda olan bir hasta …
Ve bugün ne öğrendim biliyor musunuz? Doktoru hastalığının çaresi olmadığını ve bu şekilde acı çekerek öleceğini söylemiş!!
Düşünsenize bunları yasayan biri gene beni gördüğünde gülümseyerek selam verdi ve nasılsınız diye sordu… Bunları söyledi ve sonra her şeye rağmen hayat güzel deyince benim gözlerim doldu..
Hepimizin hayatı bu arkadaşınkinden daha mi kotu durumda? Eminim her gün gördüğüm bir çok insanın hayatındaki sorunlar bu sorunların yanında devede kulak! Benimkilerde öyle .. Ama buna rağmen gülmeyi çoğu zaman neden başaramıyoruz anlayamıyorum…
Meriç ve Arda’nın Annesi Filiz Şener